İcra ve İflas Hukuku Kapsamında İstihkak Davaları

27 Ağustos 2024

İstihkak İddiası Nedir?

 

2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 96. maddesine göre, borçlu, elinde bulunan bir malın başkasına ait olduğunu veya üçüncü bir kişi tarafından bu mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia edildiğini belirttiğinde, icra dairesi bu durumu haciz ve icra tutanaklarına geçirir ve taraflara bildirir. Aynı Kanun’un 85. maddesinin ikinci fıkrasında ise, borçlunun veya malı borçlu ile birlikte elinde bulunduran kişilerin, taşınır mal üzerinde üçüncü bir şahsın mülkiyet veya rehin hakkı olduğunu beyan etmeleri durumunda, bu beyanın haciz tutanağına geçirilmesini talep edebilecekleri belirtilmiştir. Haczi yapan memur da borçlu ve malı elinde bulunduran kişileri bu beyanda bulunmaya davet etmek zorundadır. Üçüncü şahıs tarafından ihtiyati haciz veya istihkak iddia edilmiş malların haczi ise en sonraya bırakılır.

 

İstihkak iddiası, borçlunun haczedilen malın üçüncü bir kişiye ait olduğunu veya üçüncü bir kişiye rehinli bulunduğunu iddia etmesi durumunda ortaya çıkar. Dolayısıyla, bu iddiayı borçlu ya da üçüncü bir kişi ileri sürebilir.

 

İstihkak Davası

 

İstihkak iddiası, takip hukukundaki istihkak davasının ön şartıdır. İcra ve İflas Kanunu’nun 99. maddesi gereğince, haczedilen mal borçlunun elinde değilse ve üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden üçüncü kişinin nezdinde bulunuyorsa, bu kişi yedieminliği kabul ettiği takdirde mal muhafaza altına alınmaz. İcra müdürü, alacaklıya, üçüncü kişi aleyhine icra mahkemesinde istihkak davası açması için yedi günlük süre verir. Bu süre içinde dava açılmazsa, üçüncü kişinin iddiası kabul edilmiş sayılır. Alacaklı tarafından süresinde açılan dava sonuçlanıncaya kadar haczedilen malın satışı yapılamaz.

 

Eğer mal borçlunun elinde iken haczedilmişse, İcra ve İflas Kanunu’nun 99. maddesi uygulanmaz; bu durumda İcra ve İflas Kanunu’nun 96 ve 97. maddelerine göre işlem yapılır. Borçlu, elinde bulunan bir malın başkasına ait olduğunu veya üçüncü bir kişi tarafından rehin hakkı iddia edildiğini belirttiğinde, icra dairesi bunu haciz ve icra tutanaklarına geçirir ve taraflara bildirir. İcra dairesi, aynı zamanda taraflara istihkak iddiasına karşı itirazları olup olmadığını bildirmeleri için üç günlük süre verir. Üç günlük sürenin sonunda itiraz olmaması halinde, istihkak iddiası kabul edilmiş sayılır. İtiraz, üç günlük süreden sonra yapılırsa geçersiz olur ve sonuç doğurmaz.

 

İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, dosya incelenmek üzere icra mahkemesine gönderilir. İcra mahkemesi, inceleme neticesinde takibin devamına veya talikine karar verir. Takibin devamına dair verilen icra mahkemesi kararı kesindir.

 

Üçüncü şahıs, icra mahkemesi kararının tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinde istihkak davası açmak zorundadır. Bu süre içinde dava açılmazsa, üçüncü şahıs alacaklıya karşı iddiasından vazgeçmiş sayılır.

 

Kendisine istihkak talebinde bulunma imkânı verilmemiş olan üçüncü şahıs, haczedilen şey hakkında veya satılıp da bedeli henüz alacaklıya verilmemişse, bu bedel hakkında haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinde istihkak davası açabilir. Aksi takdirde aynı takipte bu iddiayı ileri sürme hakkını kaybeder.

 

İstihkak Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

 

İstihkak davaları, icra hukuk mahkemelerinde görülür. Yargıtay, bu davaların asıl icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemelerinde açılabileceğini, davalının birden fazla olması halinde davanın, davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceğini kabul etmektedir.

 

İstihkak İddiasının İspatı

 

İstihkak davalarında her türlü delil ileri sürülebilir. Bu davalarda delil sunulması bakımından yasal bir kısıtlama bulunmamaktadır. Dolayısıyla, tanık dinlenebilir, bilirkişi incelemesi yaptırılabilir, keşif yapılabilir ve yemin teklif edilebilir.

 

Feride BABALI
Avukat / Kurucu